12 Eylül darbesine giden en önemli kilometre taşlarından Maraş katliamı bir kez daha lanetlendi
Gerici-faşist güçlerin saldırıları sonucu 21-24 Aralık 1978 tarihleri arasında yaşanan ve Türkiye’yi 12 Eylül darbesine götüren sürecin önemli dönemeçlerinden biri olan Maraş katliamı, 27’nci yıldönümünde eylem ve etkinliklerle lanetleniyor.
Ankara 78’liler Derneği öncülüğünde kurulan Darbe Karşıtı Platform, Maraş katliamının yıldönümü nedeniyle dün Konur Sokak’ta gün boyu bir sergi açtı. Sergide, gazetelerde o dönem yer alan haberler yer aldı. Yoğun ilgiyle karşılaşan sergide; Hürriyet gazetesinin “Yaralı şehir” ve “Bebelere de kıydılar” manşetleri dikkat çekti. “Bu katliam bu ülkede yaşandı” yazılarının da bulunduğu sergide, emekçilerin, yurtseverlerin, halkın bu katliama karşı ses çıkarması gerektiği belirtildi.
‘Bir şey değişmedi’
Ezilenlerin Sosyalist Platformu üyeleri de dün Yüksel Caddesi’nde basın açıklaması yaparak, Maraş katliamını lanetlediler. “Katliamı unutmadık, unutmayacağız” diyen ESP üyeleri, aynı katliamların daha önce de Malatya, Erzincan ve Çorum’da yapıldığını hatırlattı.
Dev. Maden-Sen Genel Başkanvekili Tayfun Görgün de yaptığı yazılı açıklamada, Maraş katliamını unutarak, 12 Eylül darbecilerinden hesap sormanın da, demokrasi yolunda ilerlemenin de mümkün olmayacağına dikkat çekti. Katliam sanığı olarak yargılanan birçok kişinin daha sonra milletvekili olarak ödüllendirildiğini bildiren Görgün, Maraş’ın 28 yıldır kanayan bir yara olduğunu belirtti.
Dosya yeniden açılsın
İstanbul’da ise Taksim Gezi Parkı’nda eylem yapan 78’liler Girişimi, Maraş katliamı dosyasının yeniden açılmasını istedi.
“Maraş katliamı dosyası açılsın” pankartı arkasında bir araya gelen 78’liler Girişimi adına açıklama yapan 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, katliamın aydınlatılmasının toplumsal bir sorumluluk olduğunu söyledi. Dönemin Savcısı Dündar Saner’in hazırladığı tutanakta, ölü sayısının resmi rakamların aksine 200’ü aşacağının belirtildiğini hatırlatan Can, yine dönemin Sağlık Bakanı Mete Han’ın ise dehşet dolu şu sözlerini aktardı; “Hastaneye gelenlerin 52’sini inceledim. Bunlardan üç tanesi sopayla öldürülmüş, diğer ölümler mermilerle... Boğularak öldürülenlerin olduğunu söylediler. Yetmişlik yaşlıları, üç yaşındaki bebekleri vurmuşlardı. Bir cehennem aleminden geldim...”
Maraş katliamı çerçevesinde 804 kişi hakkında dava açıldığını, bunlardan 68’inin hiç yakalanmadığını, 379 kişinin beraat ettiğini, 1 ila 15 yıl arasında hapis cezası alan 314 kişinin cezalarında ise 1/6 oranında indirim yapıldığını ve bu kişilerin hepsinin kısa sürede serbest bırakıldığını aktaran 78’liler Girişimi Sözcüsü Can, şunları söyledi: “Katliamdan sonra Maraş’taki Alevilerin yüzde sekseni büyük kentlere ve yurtdışına göç etmek zorunda kaldı. Katliamı örgütleyen kişi soyadı değişikliği ile kendini unutturdu, hatta TBMM’ye girdi.”
Konuşmaların ardından, Bilgi Edinme Yasası çerçevesinde yanıtlanması istemiyle İçişleri Bakanlığı’na mektuplar gönderildi.
Öte yandan Darbe Karşıtı Platform bileşenleri bugün 12.30’da Ankara’da Yüksel Caddesi’nde kitlesel bir basın açıklaması düzenleyecek. Basın açıklamasının ardından Başbakan Erdoğan’a, Kızılay Postanesi’nden, katliamla ilgili soruların yer aldığı bir mektup gönderilecek. Aynı gün 14.00’te ise ASMMMO konferans salonunda panel düzenlenecek. (HABER MERKEZİ)
Bir sürecin kilometre taşı: MARAŞ
1977 1 Mayıs katliamı, Erdal Eren’in idam edilmesi ve 12 Eylül askeri darbesi gibi toplumu derinden etkileyen olaylarla yüzleşmek ve perde arkasındaki gelişmeleri ortaya çıkartmak için çalışmalar yürüten 78’liler Vakfı şimdi de Bülent Ecevit’in arşivinden çıkan belgeler doğrultusunda ‘Maraş katliamı’nı yeniden ele alıyor.
78’liler Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Ünal, yürütecekleri çalışmalar kapsamında dönemin siyasetçileri ve kamu görevlilerinin sorumluluklarını da gündeme getireceklerini söyledi. Maraş katliamının sadece Maraş’ta yaşanmış ve bitmiş bir olay olarak algılanmasının doğru olmayacağına dikkat çeken Ünal, geçmişle yüzleşmeden demokratikleşmeden bahsedilemeyeceğini ifade ederek, Maraş dosyasını bu kapsamda ele alacaklarını söyledi.
Darbeye giden yol
Maraş katliamının tanıklarından olan TMMOB eski 2. Başkanı Celal Beşiktepe, 78’liler Vakfı’nın girişimini anlamlı bulduğunu belirterek, bir toplumun geçmişiyle yüzleşmesinin uygarlık kriteri olduğunu söyledi. Maraş katliamının, 12 Eylül askeri darbesine zemin hazırlamak için önceden planlanıp uygulanan en önemli olaylardan olduğunu vurgulayan Beşiktepe, şu değerlendirmede bulundu: “12 Eylül askeri darbesinden sonraki gelişmelere baktığımızda, dünya genelindeki neoliberal politikalara ve bugün küreselleşme diye adlandırılan sisteme en çabuk geçen ülke olduğumuzu görebiliriz.
Maraş katliamı bir etnik çatışma değil, tam tersine önceden planlanmış bir vakadır. Maraş katliamı dosyasını açmak, dönemin karanlık güçleriyle hesaplaşmak anlamına gelecektir.” (HABER MERKEZİ)
MİT’in sorumluluğu nedir?
Maraş katliamının 27. yıldönümünde sorumluların yargılanmaları için Ecevit’in arşivinden çıkan belgelerin delil olarak kullanılması istenirken, 105 kişinin öldüğü katliamı MİT ve Türkeş’in tertiplediği ileri sürülüyor.
Ecevit’in 1979’dan beri sakladığı belgeye göre, katliam MİT görevlilerince planlanıyor.
İşte Ecevit’in üzerine, “çok ciddi bir kaynaktan verilmiştir” notu düştüğü belge: “CHP iktidarı devraldıktan sonra vuku bulan büyük olayların (Malatya, Sivas, Kahramanmaraş) çıkacağına dair 1-2 ay evvelinden haber verilmediğinden yüzlerce vatandaşımızın can ve mal kaybına sebebiyet vermişlerdir. Önceden haber vermek bir tarafa olayın yaratılmasında en etkin rol oynamışlardır. Nitekim Kahramanmaraş olayı MİT’ten…müşterek planlamaları ile çıkarılmıştır. Türkeş oraya ...’in tavassutuyla ....’u tayin ettirerek Güney Bölgesi’ni ele geçirmiş ve Maraş olayını rahatlıkla tertip ettirmiştir.
MİT olayın içinde olmasaydı Maraş’tan her türlü istihbaratı aylar evvel alır ve olayın zuhur etmesine meydan vermezdi. MİT, CHP zamanında büyük olayları yapan ve yaptıran MHP’lilere ait bilgileri saklamış, sıkıyönetim mahkemelerine sadece sola ait raporların verilmesi hususunda Türkeş, MİT’teki elemanlarına talimat vermiştir.” (HABER MERKEZİ)
Admin ' Tarihinde Yazdı Aralık 24 2006 ·
1 Yorum · 2051 Kez Okundu
·
MARAŞ KIRIMINI YAPAN KİŞİLRE VE ÖRGÜTLER, BUGÜNKİ İKTİDARIN DA ALT YAPISINI OLUŞTURMUŞ, HESAP VERMEKTEN KORKTUKLARI İÇİN AKP'Yİ DESTEKLEMİŞLERDİR. KIRIMIN YIL DÖNÜMLERİNDE YAPILAN ANMA VE KARŞI DURMA EYLEMLERİ, BAŞIMIZA BELÂ ETTİĞİMİZ GERİCİ İKTİDARLARI DEVİRMEDEN BİR ANLAM TAŞIMAYACAKTIR. ANMALARIN, KARŞI DURMALARIN VE BAŞKA EYLEMLERİN TEK BİR EREĞİ OLMALIDIR BU İKTİDARLARI YIKMAK. YERİNE TOPLUMCU, DEVRİMCİ İKTİDARLAR İNŞA ETMEK. BU DA ÖRGÜTLENMEYLE, KİTLESELEŞMEYLE, KISACASI PARTİSELLEŞMEYLE OLUR. ÜLKEMİZDE BU ÖZELLİKTE PARTİLER VARDIR. SORUN, ENMPERYALİST YÖNLENDİRMELERDEN, ŞAŞIRTMALARDAN, ESKİ DEFTER KARIŞTIRMALARDAN KURTULUP O PARTİYİ GÖREBİLME, DOĞRU YERDE KONUMLANMA SORUNUDUR. SOKAKLARDA ELLİŞER YÜZER KİŞİLİK GURUPLAR OLUŞTURARAK, BİLDİRİLER OKUYUP SONRA DA DAĞILARAK ÜSTESİNDEN GELİNMEYECEK AĞIR VE KARMAŞIK SORUNLARLA KARŞI KARŞIYAYIZ. ALEVİ İNACI ÜSTÜNE BİNA EDİLMİŞ SAYISIZ DERNEKTE PARÇALARA BÖLÜNMEK YERİNE SİYASİ MÜCADELEDE YERİMİZİ ALMALIYIZ YİTİRİLECEK ZAMAN KALMAMIŞTIR DOSTLAR.