BİR TELEKOM İŞÇİSİNDEN MEKTUB: 33 Gündür Direniyoruz!
İyi akşamlar,
Öncelikle sizden özür diliyorum, bilgisayardaki arıza nedeni ile size cevap yazamadım. Duyarlılığınızdan dolayı çok teşekür ederim.
Ben 20 yıldır türk telekomda çalışıyorum. Bu güne kadar maaşlarımız iyiydi, ne
yazıkki son iki yıldır biriktidiklerimizi yemeye başladık.
01.03.2007 tarinde toplu sözleşmemiz başladı ufak tefek konularda anlaştılar. Telekom da birinci tip ikinci tip var. Birinci tipler memurluktan işçiliğe geçtiler, ikinci tipler ise başka kuruma gönderilecekti. Bu arkadaşlara yüzde otuz yüzde kırk oranında zam yapıldı. Gideceyiz diye bunlar işi bize yüklediler. Biz çalıştık onlar yattı, arada maaşlardada büyük fark oldu. Sendika bu farkı biraz olsun aradan kaldırmak istiyor. İşveren ise hayır diyor. Çoğumuzu ise sendikal haklarımızıdan çıkarımamızı istiyorlar. Altı bin ilk okul, onbirbin
ortaokul çalışanı işten atacaklar. tabi bunu lise mezunları takip edecek. Çalışanların çoğunun emekliliği geldi. İş veren Cem Yılmazın reklamı ile büyük basını tehdit ediyor. Grev den bahsederseniz reklamları çekerim diye.
Ankara büyükşehir belediyesinin panolarını kiralamak istedik onlarda kiraya
vermek istemedi.
33 gündür direniyoruz, sendika grevdeki arkadaşlarımıza bir milyar olmak üzere maaşlrımızı ödedi.
Türkiyedeki insanlarda bananecilik var. Çok duyarsız insanlar, destek veren çok az! Aldığımız haberlerde telekomun yüzde kırkbeşinide haririye satılacakmış, her şeyimiz yabancılara peşkeş çekiliyor. Topraklarımız işyerlerimiz yavaş yavaş gidiyor ve halkımız uyuyor!
Kazma ile kürek ile kovduğumuz insanlar, toprak sahibi oluyorlar, yalnız ulusal
kanalda grev haberleri çıkıyor.
Size tekrar çok teşekür ediyorum, duyarlılığınızdan dolayı.
Mesaj Sayısı: 114 Katılım Tarihi: 03.10.06 Konum: ankara Yaş : 81
Sevgili Şeyhbedrettin,
Telekom greviyle ilgilenmen ne iyi.
Bütün dileğimiz, arkadaşlarımızın grevi başarıyla sonuçlandırmalarıdır. Bu grev başarısızlıkla sonuçlanırsa, tek sözcükle bir felaket olur.
Ankara da bir mitinğleri oldu geçen hafta. Ulus halinin hemen yanında. Kalabalık gibi görünmesine karşın, olması gerekenin yanında devede kulak sayılır.
Aralarına karışıp konuştum kimileriye.
Üzülerek söyleyim, çoğu ne ülkenin içinde bulunduğu durumun ne telokomun başına gelenlerin farkında.
Eski bir sendikacı olarak, yine de grevin işçinin uyanması için bulunmadık bir okul olduğunu söyleyebilirim.
Meydanlar, öğretici, birleştirici ve bileyicidir.
Keşke Telekom işçileri, müesseseleri haraç mezat satılırken yapsalardı bu grevleri ve direnişleri.
Şimdi çok ama çok geç.
Yüz yıllık bir emeğin ürününü, Mahzuni Şerif in dedeği gibi elin itine yedirdik gitti.
Telekom işçisi dostun mektubunda, şu sıralarda, işçi yanlısı yayınları nedeniyle sesi kesilmiş olan ULUSAL KANALI anmasını da ayrıca sevinçle karşıladım.
Erdal H. dosta ve tüm emekçilere başarı dileklerimi iletiyorum.