"Sagduyulu kişi, kendini dünyaya uydurur; sağduyusuz kişi, dünyayı kendine uydurmaya çalışır. Tüm ilerlemeler o nedenle sağduyusuz kişilere dayanir." Bernard Shaw
22 Temmuz seçimleri, pekçok eksiği bulunsa da Solun varlığını görünür kıldı. Ortaklaşabildiğimiz kadar başardik, yapamadığımızıda kaybettik. Sadece seçim sonuçarı acısından değil sözümüzün topluma ulaşması açısından da.
Bugüne dek belirli temalarla bir araya gelen Solun hayatın icinde süreklileşen bir ortak politik zemine ihtiyaci var. Hemen önümuzdeki anayasa degişikliği için de, iki yil sonraki yerel secimler icin de. "Cephe, platform, çatı partisi, meclis" seklindeki biçim önermelerinden hangisi olursa olsun.
Bu ihtiyacin farkindaki hangi parti, sendika, demokratik kitle örgütü üyesi olursa olsun, solduyu sahibi herkesi bu zeminin nasıl olabileceğine dair "ortak akil" yaratmaya çağırıyoruz.
Solda Ortak Zemin Girişimi
15 Eylul 2007 Cumartesi; saat 15.00
Istanbul Bilgi Universitesi Dolapdere Kampusu Kurtulus Deresi Cad. No:47 Dolapdere
www.safakaltun.com
Türkiyede 22 Temmuz Genel Seçimleri Merkez Sağ Parti görüntüsü kazanan AKP nin başarısı, diğer partilerin ise başarısızlığıyla sonuçlandı. Etnik temele dayalı bir parti görünümünden kurtulamayan DTP ise eski oylarından bir kısmını AKP ye kaptırsa da grup kuracak kadar bir milletvekili çıkarmayı başardı
Seçmenin % 85inin mecliste temsil edildiği bir sonuçla meşruiyetini tartışmasız kabul ettiren bu seçim sonuçları, genel kanıya göre seçmenin siyaset dışı müdahaleleri kabul etmediği, laik anti-laik çatışmasının yarattığı gerginliği benimsemediği ve politik istikrara oy verdiği yönünde. Yani istikrar isteyenler AKP ye, milliyetçiler MHPye, etnik kimlik duygusuyla oy veren Kürtlerse DTP li bağımsız adaylara oy verdiler. Sol bir söylem yerine, milliyetçi ve sağ bir söylemi tercih eden, katı devletçi, Alevi ve Kürtleri rencide eden, kendi halindeki dindarları korkutan CHP, seçimin en büyük yenileni oldu. Seçmen gerçek sağ partiler dururken onun kopyasına oy vermedi. Küçük sol partiler ve siyasete müdahale girişimlerinde bulunan ve geleneksel olarak solda duran örgütlü alevilerinde tüm gayretlerine rağmen bu seçimlerde başarılı olabildikleri söylenemez ne yazıkki. Seçimleri sol açısından değerlendirdiğimizde çıkan kısa sonuç, Türkiye solunun kendini başarıya götüren bir çözüm üretemediğidir.
Şimdi Türkiyenin yeni bir sol enerjiye, yeni bir sol partiye ihtiyacı olduğuna Baykal ve dar çevresi dışında hemen herkes hemfikir. O halde bu sol partiyi tartışmak gerekiyor. Geleneksel olarak statükoya karsı olan sol, artık sosyal demokrat görünümlü muhafazakar CHP den ayrışmalıdır. Almanya da bunun örneğini SOL PARTİ göstermiştir ve yükselişini devam ettirerek soldaki boşluğu doldurmuştur. Sağa kayan sosyal demokrat parti SPD den ayrılıp SOL PARTİ yi kuranlar, çalışanlar ve göçmenler lehine yaptıkları eleştirilerle iktidar partilerini soldan sıkıştırmaktalar. Örneğin, SOL PARTİ nin kampanyaları sonucu SPD asgari ücreti savunur hale gelmiştir.
Sol, bir toplumun vicdanıdır ve solu eksik bir toplum mevcut iktidarlara karşı vicdani olarak hayır deme beceri ve hakkını kaybediyor demektir. Türkiye ne yazık ki böyle bir görünümün içine sokulmustur. Dinin siyasallaştırılmasına karşı ama laik ve demokratik olması gereken sol, inanç ve ibadet özgürlüğü karşıtlığı ile özdeşleştirilir hale getirilmiştir. Kadınların başörtüsü temel sorun haline getirilmiş, Alevilerin Cemevlerinin ibadet merkezleri olarak tanınması talebi yüreklice savunulamamıştır. Sol evrenseldir. Hem Sosyalist Enternasyonale üye olup hem milliyetçi ve öteki düşmanı olunamaz. Sol özgürlükçü demokrasiden yanadir. Hem solcu olup hem askeri muhtıralar desteklenemez. Sol emekçilerin ve ayrımcılığa uğrayanların yanındadır. Hem solcu olup hem de sendikalarin yaninda olmamak, Alevi ve Kürtleri siyasi kimlikleriyle kabul etmemek olmaz. Hem solcu olup hem de solda olmaması gereken şeyler Türkiye de ne yazikki olmaktadır.
Solun temel sloganı özgürlük-eşitlik-dayanışmadır. Değişim ve refah vaadedebilmesidir. Toplumu yeniliğe ve değişime hazırlayacak bir sol partiye, insanlara ekonomik refah ve hakca bölüşüm vaadeden proğram ve projeleri olan bir sol partiye acilen ihtiyacı var Türkiyenin. Avrupa da sol partiler çalışanlara ve sendikalara dayanır. Parti kadroları ve milletvekillerinin önemli bir kısmı sendika kökenli kişilerdir. Türkiye de kurulacak bir sol parti sendikalara ve sivil toplum örgütlerine dayanmalıdır öncelikle. Çalışan kesimin sorunlarıyla ilgilenen, ekonomik politikalarda işçilerin ve halkın çıkarlarını savunan, eğitimde ve gelir dağılımında eşitliği temel alan bir parti başarıya ulaşabilir. Bölgesel istikrarı ve komşu ülkelerle dostane ilişkileri savunan, terörü içerdeki sorunların yarattığını bilen ve Kürt sorununda barışçıl ve demokratik çözüm yolları üreten bir sol parti içte ve dışta barış ve güveni yaratabilir. Barış ortamının oluşması ve şiddetin bitmesinin Kürtlerin yararına olduğunu bir sol parti söylediğinde bu çok daha anlamlı olur. Gençlerin politikadan uzaklaştığı Türkiye de politika ve partiler, parti yöneticileri gençleşmelidir. Başta Ufuk Uras olmak üzere sol bağımsız adayların çalışmalarında ortaya çıkan genç enerjiyi, sol bir parti anlaşılabilir gençlik proğramları çerçevesinde örgütleyebilir.
Türkiye de yüzünü demokrasiye dönmüş, batılı değerleri benimseyen ama batıyı da eleştirebilen, çağdaş demokrasiyi savunan ve demokratik olmayan bir cumhuriyeti reddeden, laikliği savunan ama onu bir sopa gibi kullanmayan, Alevilerin Alevi kimlikleriyle yönetim kademelerinde olduğu, Kürtleri terörle eşitlemeyen ve onların demokratik haklarından yana olan yeni bir sol partinin başarma şansı vardır. Bunun için sol, Baykalın istifa tartışmalarından uzaklaşmalı, dernek görünümünden çıkarak Parlamentoda özgürlük, eşitlik, adalet ve ekonomik refahın sesi olan bir parti olacağı konusunda halkı inandırabilmelidir.
Türkiyenin sol bir muhalefete, sol bir vicdana ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaç ancak yeni bir sol partiyle karşılanabilir. Almanya SOL PARTİ si böyle bir partiyle kuskusuz dayanışma içinde olacaktır.
Hüseyin Aydın
Federal Almanya Sol Parti Milletvekili
www.safakaltun.com
SOLDA ORTAK ZEMIN GIRISIMI ISTANBUL FORUMU SONUCLARI
15 EYLUL 2007
Istanbul da yapilan Solda Ortak Zemin Forumu'na 280'den fazla kisi katildi. Secim surecinde ortak bagimsiz adaylara destek veren bireyler ile cesitli demokratik kitle orgutu ve siyasi parti temsilcilerinin katildigi toplantida, 33 kisi soz alarak goruslerini ifade etti.
Forumdaki genel egilim, ortak adaylar etrafinda bir araya gelenlerin hala ortak talepleri, ortak duyarliliklari, ortak hedefleri olduguydu. Farkliliklarimizi, ortak hareket etmemizin onundeki engeller olarak degil, aksine bizi guclendiren zenginlikler olarak gormek gerektigi vurgulandi. Farkli dusunce ve yorumlara sahip olsalar da, solun farkli renklerinin bir arada olmasinin hem karsilikli ikna surecleri acisindan zenginlestirici hem de etkinlik acisindan guc kazandirici oldugunun bir kez daha dogrulandigi, bu nedenle farkli renklerin ortak hedefler icin birlikte hareket etmesini surekli kilacak bir yol bulunmasi gerektigi katilimcilarca benimsendi.
Ozgurluk ve ekmek davasini birlestiren genis bir zeminde soldaki birey, parti, cevre, vb guclerin birlikte davranmasi gerekliligi vurgulanarak Meclis'teki sosyalistlerin varliginin iyi degerlendirilmesi gerektigi belirtildi. Toplumsal muhalefetin sokaktaki gucuyle Meclis faaliyetinin karsilikli alisverisinin oneminin alti cizildi.
Secim surecinde kismen gerceklestirilen ortaklasmanin anayasa tartismalarinda ortak bir sol tutum sergilenmesiyle gelistirilmesi gerektigi, bu yolda yururken yerel secimlere de bir hazirlik yapilmis olacagi ifade edildi.
Parti, cati partisi, federasyon, meclis gibi orgutlenme bicimlerinin dile getirildigi toplantida en basitinden en karmasigina dogru, ihtiyaca ve solun ic iliskilerinin duzeyine gore bicim alinabilecegi dile getirildi. Bu konudaki tartismalarin yazili olarak da yapilmasinin onemi vurgulanarak bu ihtiyacin karsilanmasina katkida bulunabilecek bir web sitesinin kullanima sokulmasi onerildi.
Cok sayida konusmaci, mahallelerimizde, okullarimizda, is yerlerimizde secim kampanyasi sirasinda yarattigimiz ortakligi genisletmek ve guclendirmek icin, sol degerlere sahip partili-partisiz, orgutlu-orgutsuz herkesin ve kesimin ortak talepler uzerinden birlikte hareket etmesini kolaylastiracak bir yol izlenmesi gerektigini dile getirdi.
Temsiliyetin otesine gecen, partili-orgutlu guclerin en genis birlikteligini saglarken, partisiz-orgutsuz olan solcularin da mucadeleye katilimini kolaylastirip artiracak bir zeminin ancak yerellerdeki bir araya gelisler uzerinden orulebilecegi dile getirildi. Bu amacla Tuzla Havzasi'ndaki mucadele basta olmak uzere, cesitli alan ve konularda -Kentsel donusum projeleri, Tarim Is Yasasi, sendikal hak mucadeleleri, grevler vb - yerellerde olusturulacak birliklerin onemine dikkat cekilerek daha genel birlikteliklerin yereller uzerinden yukselebilecegi tartisildi.
Sirketlerin karlarindan ve devletlerin ali cikarlarindan once emegi, barisi, demokrasiyi, adaleti, ezilenleri, dogayi ve insani savunan degerlerin, yani Solun yeniden gorunur ve etkili hale getirilmesi icin neler yapilabilecegini tartismak ve bu konuda somut adimlar atmak konusunda kararli olan katilimcilar, bir sonraki toplantinin orgutlenmesi icin divani yetkilendirdiler.
Forum sirasinda dile getirilen ve genel kabul goren oneriler sunlar:
Anayasa uzerine solda yurutulen ugraslarin ortaklasmasina dair bir komisyon calismasi baslatilmasi,
Solda Ortak Zemin cagrisinin web uzerinden Istanbul disina da acilarak, tartismanin yazili olarak da yurutulebilecegi bir platform yaratilmasi,
Tuzla Havzasinda yasananlarla ilgili olarak bir calisma grubu olusturulmasi,
Ekim ayi sonunda, anayasa tartismalarina Solun ortak talepleri ve mudahaleleri gundemli yeni bir forum duzenlenmesi.
www.safakaltun.com