ozlem ibis
Acemi Üye
Mesaj Sayısı: 44
Katılım Tarihi: 08.10.06
Konum: ankara
Yaş : 38
|
' Hayatın asıl duruş noktası hüzündür'
FÜRUZAN(1935-)
1971'de yayınlanan ilk kitabı Parasız Yatılı ile edebiyatımızda bir 'olay' olan ve özellikle 1973 yılı için ' Füruzan Yılı' denilebilecek kadar büyük bir ilgi gören yazarımız Füruzan...
' Füruzan Yerdelen' ve ' Füruzan Selçuk' isimlerini de kullandığı edebiyat hayatında ilk hikayesi, 1956'da Seçilmiş Hikayeler'de çıkan 'Olumsuz Hikaye' dir.
Füruzan küçük yaşta öksüz kalmış, Yalova Demir Köyü İlkokulundan mezun olduktan sonra çeşitli güçlükler yüzünden öğrenimine devam edememiştir.
Yazarlık serüveninin en ciddi adımı olarak Parasız Yatılı'yı gören Füruzan;
' ... çizimlere yükleyeceğim, renkle vurgulayacağım görseli sözcüklere aktararak edebiyatımı kurabilirim diye düşündüm' diyerek bu uzun yolculuğun başlangıcını dile getirir.
Kişileri, olayları, ele aldığı konuve temaları abartısız, iyimser bir bakış açısıyla belirleyen ve çözümleyen yazar; kişilerin dünyasını sosyal yapıları ve toplumsal konumlarındansoyutlamadan, gözlemden yola çıkıp ayrıntıları işleyerekoluşturdu.
İlk kitaplarında kötü yola düşmüş kadın ve kızların, çöken burjuva ailelerinin yoksulluk ve yalnızlıkla boğuşan kadın ve çocukların göç yaşamış hayatlarına, yeni ortamlarda bunalan ve yurt özlemi çeken göçmenlerin dramlarına sevecenlikle yaklaştı.
Füruzan'ın ilk romanı olan 47'liler, 1968 sonrası gençlik olaylarını ve 1971 askeri mücadele dönemini anlatan yapısıyla 1975'te Türk Dil Kurumu( TDK) Roman ödülü alan eser hakkında Behçet Necatigil şu yorumu yapmıştır:
'... yazıldığı günlere yakın Türkiye'nin toplumsal otopsisini yapıyor. Bir yandan bir ailenin tarihçesini sergiliyor, bir yandan da 1968 öğrenci eylemlerini yorumluyor...'
Eserleri:
Parasız Yatılı, 47'liler, Benim Sinemalarım, Berlin'in Nar Çiçeği, Kuşatma, Gül Mevsimidir, Sevda Dolu Bir Yaz, Ev Sahipleri...( unuttuklarım olabilir)
1970'li yıllardaki Türk edebiyatında adı Sevgi Soysal ve Adalet Ağaoğlu ile birlikte anılan Füruzan, yazar duruşunu şöyle tanımlıyor:
' Anlattıklarımın tümünün karşılığı hayatın içinde. Dikkatini yitirmeye gönüllendirilmiş yoğun kalabalıklara dahil olanların arasında her zaman ayrık otları vardır ve iyi ki de vardır... Benim endişelenmem ancak belli bir alışkanlığa yönlendirilmiş, artık birbirine benzergünlerde yaşayıp mutlu olan insanların olduğunu düşünerek beğenilme arzusuyla onları odaklayıp yazmaya kalkarsam olabilir. Ben anlatmazsam olmaz dediklerimle edebiyatımı sürdürüyorum...'
Not: Sevgi Özel'in 1999 Marmara depremini anlattığı romanı Yıldızlar mı Suçluydu? çıktı.
Not: Bir kez daha vurgulamak istiyorum. Celal Amca, desteğinizden dolayı size minnettarım... |