Gönderen
Admin - 05-10-2005 23:27
#1
Celal İlhan 29.06.2004
Sevgili Hasan,
Açtığınız sitenin bu kadar yararlı işlevler görebileceğini asla düşünemezdim. Böyle bir olanağı bizlere sunduğunuz için ne kadar teşekkür etsek az.
Biraz da kendimi zorlayarak; köy derneğimizin son yaptığı piknik biçimini eleştirmek, eleştirmek demek ne kadar doğru olur bilemem; o konudaki düşüncelerimi açıklamak istiyorum.
Eğitim görmüş, ya da kendini eğitmiş bir çok köylümüz olduğunu, bundan da mutluluk duyduğumu belirtmek isterim. Zaman zaman, köyümüz, ülkemiz, topluca insanımız hakkında konuşup tartıştığımız da, r0;Dar düşünceli, kendini eğitmeye direnen, hâlâ safsatalara inananr1; bir toplumumuz olduğundan yakınırız.
Bunun tam tersini söylediğimizde olur.
Başka topluluklara göre, aydın, uyanık, insan sevgisiyle dolu oluşumuzla övünür kıvanç duyarız.
Bu iki görüşe de, yer yer katılmak olasıdır.
Cumhuriyetin kuruluşunda, onun gelişip serpilmesinde, alevi kitlelerin rolünü kim görmezden gelebilir ki. Öte yandan dinsel eğilimlerimizin, kâh, sünnilere inat olsun diye, kâh r0;Hasan-Hüseyin-Ali aşkına, içimizde sinsice varlığını sürdürdüğünü düşünmekten kendimi alamıyorum. Bu eğilimlerimizi, çıkarları için alabildiğine kullanan sömürücülere, kapitalistlere, emperyalistlere karşı tavır almakta yeteri kadar uyanık olduğumuzu söyleye bilirmiyiz?
Üç beş yıl önce r0;Anar1; adıyla ortaya çıkıp, hepimizi önünde secdeye getiren r0;zavallır1; bir kadını kimse unutmamıştır. Bu utanç verici duruma katılanlar kadar, seyirci kalanlara da destek vermiş olmuyorlar mıydı? r0;Anar17;yar1; karşı tavır alıp, düşüncesini TV. kanallarında açıklayan birkaç kişinin günlerce tehditlerle sıkıştırıldığını, savcılıklara başvurmak zorunda kaldıklarını kaç kişi biliyor? O kişilere aydın köylülerimizden ne kadar destek verildi?
Bu gün, r0;Anar1; denilen o zavallı (çok mal-mülk sahibi olduğunu, kraliçeler gibi rezilce yaşadığını bilmiyor değilim) hasta kadının, dünyanın parasını dökerek yaptırdığı r0;Külliyesi ve içine kondurduğu CEMEVİ ne anlama geliyor?
r0;Anar1; Ankarar17;da, derneğimiz köy pikniğinde CEM yapıyor.
Bu uygulamanın bundan sonra da devam edip gideceğinden korkuyorum. Derneğimizce yapılan yıllık toplantılar son derce yararlı birlikteliklerdi. Bu toplantılar da; birbirimizi tanıma, öpüşüp koklaşmanın yanında, dünyayı daha iyi kavrama, ülkemizin getirilip sokulduğu karanlıktan çıkarılma bilincinin de yeşertilmesine ihtiyaç vardı.
Son köy pikniğinde cem ayini yapılmasını doğru bulmuyorum.
Bu gelişmeyi Avrupa Birliğinin r0;tarikatlara özgürlükr1; adıyla önümüze sürdüğü zehirli baklava tepsisine benzetiyor, uzak durulmasını öneriyorum.
r0;ZİKİRr1; çekmelerle kaybedilecek zamanımız mı var a dostlar?
Hepinize en içten sevgi ve saygılarımı yolluyorum.