#1
Sevgili Kardeşlerim, Sevgili Köylülerim.
Bu söyleşimizde de iyi, mutlu ve başarılı insan olma konusundaki görüş ve düşüncelerimi aktarmağa devam edeceğim. Bu mektubumda, daha önce kısmen değindiğim olaylara bakış açımızı sorgulamadan karar verme, hüküm yürütme yanlışlığına düşmek konusun üzerinde biraz daha durmak istiyorum. Çünkü karşılaştığımız sorunların çok büyük bir kısmını olaylara kendi bakış açımız yaratıyor. Bu, her birimiz için geçerli olduğu gibi aileler için, toplumlar için, inançlar, ideolojiler için de geçerlidir. Aynı bir olaya farklı bakış açılarının olması, olayın farklı algılanması son derece doğaldır. Ama ne yazık ki bu durum şimdi olduğu gibi tarih boyunca da kavgalara, kanlı çatışmalara hatta büyük savaşlara yol açmıştır. Sadece bizde değil dünyanın her yerinde pek çok insan ve topluluk, sürüp giden sorunlarının kaynağının başka bir yerde olduğundan adeta emindirler. Onlar hizaya sokulur ya da yok edilirse her şeyin düzeleceğini düşünürler. Ama pek çok durumda bu doğru değildir. Sorun, olaya bakış açısında yatmaktadır. Olaya kendi konum ve bakış açımızı sorgulayarak yaklaşırsak inanın çözüm kolaylaşacaktır. Bir düşünür şöyle diyor: Kendi huyları dışındaki her şeyi değiştirerek mutlu olmayı uman kişi, yaşamını boşuna harcayarak, yok etmek istediği mutsuzluğunu daha da artırmış olur. Öyleyse başarmamız gereken en büyük sorun, sorunun bizim dışımızdaki durumlardan kaynaklandığı önyargısından kurtulma sorunudur. Bunu başaramazsak dış etkenlerin bizi denetlemesine, kotrol etmesine olanak sağlamış, yetki vermiş oluruz. Önce dışarıdakilerin değişmesini boşuna bekler, kendimizi boşuna avuturuz veya başarısızlığımıza kılıf yaparız.
Kendi yaşamımızda önemli ve olumlu gelişme ve değişimler istiyorsak önce KEŞKE ve OLSAYDI ların yerine OLABİLİR leri çoğaltmamız gerektiğini düşünüyorum. Örneğin;
- Keşke bu kadar borcum olmasaydı!
- Ah şu oğlum bu kadar asi olmasaydı!
- Keşke patronum ya da müdürüm biraz anlayışlı olsaydı!
- Kızım derslerini daha iyi yapsaydı!
- Keşke karım bu kadar açgözlü olmasaydı!
- Şu insanlar üzerime bu kadar gelmeselerdi!
- Ah biraz daha bilgili, gözaçık olsaydım!
Daha bunlara benzer şekilde sayısız olsaydılar sıralanabilir. Pek çoğumuzu yaşamını aşılmaz duvarlarla çevrelemiş olan bu bakış açısının bize sağlayabileceği hiç bir artı değer yoktur sanıyorum. Buna karşılık yaşam görüşümüzü olsaydılar yerine olabilirim, Yapabilirim lere yöneltebilirsek etki alanımızın da, mutluluk alanımızın da ço genişleyeceği kanısındayım. Örneğin;
- Daha başarılı olabilirim, daha çok çalışıp üretebilirim.
- Evime çocuklarıma daha çok zaman ayırabilirim.
- Bu malın en iyisini yapabilirim.
- çevreme daha hoşgörülü davranabilirim.
- Boş zamanlarımı en iyi şekilde değerlendirebilirim.
- Bilgimi, görgümü artırabilirim.
Bunları da istediğimiz kadar çoğaltabiliriz. Doğal olarak bu bakış açısını yaşamımıza kılavuz yaptığımız zaman pek çok şeyin olumlu yönde değiştiğini kendimizin de fark edeceğine inanıyorum.
Bu vesileyle Tüm köylülerim yeni yılını içtenlikle kutluyor sağlık, başarı ve mutluluk dileklerimi sunuyorum. hoşça kalın.
İsmail İlhan