#1
KENELERLE MÜCADELE İÇİN TAVUK ÖNERİLDİ
Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Acar, kuş gribi nedeniyle milyonlarca tavuğun itlaf edildiğini ardından KKKA hastalığına neden olan kene vakalarının ortaya çıktığını belirtti.
Türkiye'de son yıllarda yılda yaklaşık 60 kişinin KKKA hastalığından dolayı hayatını kaybettiğini dile getiren Prof. Dr. Acar, kenenin taşıdığı virüs sayısının son 6 yılda ülkede yaygınlaştığını dile getirdi.
Acar, "Yine buna paralel olarak da tam 6 yıldır kuş gribi ile alakalı tavuk itlafı yapılmıştır. Bu kadar büyük bir tesadüf olamaz tamamen paralel olarak tavuk itilafından sonra kene artışları görülmektedir" dedi.
Vatandaşın en büyük besin kaynaklarından ikisinin tavuk ve yumurta olduğunu dile getiren Prof. Dr. Acar, "Köyde bir ailenin 3-5 tavuğu varsa yeterince protein ihtiyacını karşılayabilir. Ama şimdi köylerin çoğunda bir tane dahi tavuk kalmadı. Maalesef Tarım Bakanlığı'nın bunu destekleyecek hiçbir çalışması yok. Tavuk son derece vahşi bir hayvandır, yılan yavrusunu, fareyi, solucan, kertenkele ve kene başta olmak üzere her türlü böceği yer. Tavuğun sadece evin etrafında dolaşması yeterlimidir. Ama evin etrafında dolaşan keneler yenilmediği zaman, çoğalarak bahçeye de meraya da vahşi hayvanlara da yayılıyor. Özellikle bu bölgede aşırı miktarda kene nüfusu arttı. Bunda en büyük faktörlerden birincisi tavuk itlafı. Diğeri ise çevrenin aşırı şekilde bozulmasıdır. Eskiden sığırcıklar sürü halinde gezer gökyüzünde siyah bulutlar oluştururlardı. Ama şimdi bu sürülere rastlamak mümkün değil" diye konuştu.
"TAVUK DAĞITIMI KENEYE ÇÖZÜM OLABİLİR"
Bozulan doğal dengenin tekrar düzeltilmesi gerektiğine değinen Prof. Dr. Acar konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Hızla artan kene nüfusunu azaltmamız gerekir. Devlet eliyle kontrol altında her türlü aşısı yapılmış şekilde köylülere piliçler dağıtılmalı. Bir piliç günde bin tane kene yer. Bu piliçleri evlerin etrafına köy çevresine meralara bırakılabiliriz. Bir köye 20 bin piliç dağıtıp arazide kontrol altında yaydığımız zaman o köyde kene nüfusunun yüzde 10'a düşeceğini inanıyorum. Bu tür projenin ikinci bir artısı ise köylülere çok güzel bir protein kaynağı sunulmuş olacak. Bu konuda hazırladığımız proje valiliğimiz proje merkezine sunduk Tarım Bakanlığı'nın iznini bekliyoruz. Bakanlığın izni olursa bu projeyi uygulayacağız"
KKKA hastalığına karşı bir an önce aşı geliştirilmesi gerektiğini belirten Acar, hastalıkla ilgili bir yıllık bir çalışma yapacaklarını da sözlerine ekledi.
İHA
KENE, SORGUNLULARIN KORKULU RÜYASI HALİNE GELDİ
Yozgat'ın Sorgun ilçesinde 2009 yılı içerisinde 129 kişi kene ısırmasından dolayı Devlet Hastanesi'ne müracaat etti.
Sorun Devlet Hastanesi Başhekimi Şevket Bağcı, kış mevsiminin sona ermesi ve havaların ısınmasıyla birlikte kene ısırması vakalarının arttığını belirterek, "Bu yıl kene ısırması nedeniyle hastanemize 129 kişi müracaat etti. Müracaat eden vatandaşlarda yapılan tetkik ve tahlillerin ardından KKKA hastalığı şüphesi olan 28 vatandaşımızı başta Yozgat Devlet Hastanesi olmak üzere çeşitli hastanelere sevk ettik" dedi.
Yapılan uyarılarla vatandaşların keneye karşı daha dikkatli ve bilinçli olduğunu ifade eden Başhekim Bağcı, "Üzerinde kene gözüken vatandaşlarımız hastanemize müracaat ediyor. Biz de tüm vatandaşlarımızı uyarıyoruz. Üzerinizde kene gözüktüğünde veya ısırdığında sağlık kuruluşuna müracaat edip gerekli tahlil ve tetkikleri yaptırmalarını istiyoruz" diye konuştu.
Özellikle arazide çalışan vatandaşların, arazi dönüşlerinde mutlaka üzerlerini kontrol etmesi gerektiğini vurgulayan Başhekim Bağcı, "Arazide çalışan vatandaşlarımız kenenin vücuda girmesini engelleyecek önlemi almalıdır. Bunun en basit örneği; pantolon paçalarını çorabın içine koysunlar. Açık renkli elbiseler giyinmek kenenin daha rahat gözükmesini sağlar. Anne ve babalar çocuklarını da kontrol etsinler, çocuklar keneyi fark etmeye bilir" şeklinde konuştu.
(25.06.2009
Alıntı: Yozgat Gazetesi