#3
ÖNCE İNSAN
Çünkü o düşünebilir, konuşabilir, anlayabilir, anlaşabilir. Çok zengin ve dersler çıkaracağı geçmişi vardır. Onun binlerce yılda elde ettiği kültürü vardır. Devirler geçirmiş, zamanlar yaşamıştır. Bir kaç iken bir çok olmuş, rengi, dini, dili farklılaşsa da dünya üzerinde barış içinde kardeşçe yaşayabilecek kültür birikimine ulaşmıştır.
Birlik, beraberlik, özgürlük ve kardeşlik yolunda büyük reformlar ve rönesanslar yaşamıştır.
Nice zulümler sonrası isyanlara katılıp, nice devrimler yapmıştır.
Gerekirse insanlar ve toplumlar haklarına ulaşmak için mücadele ederler.
İnsan, haklarına sahip olduğu kadarıyla insan olabilmektedir. İnsanın yaşam hakkı vardır. İnsan toplumsal varlığını ilerletmek için sahip olduğu kişilik, ana dil, inanç vs. hakları vardır. İnsanın yurttaşlık hakları vardır.
Çağdaş demokrasiler, insana hizmet sunmak, onun haklarını ayrımcılık yapmadan korumak için vardır. Yani çağdaş devlet, yurttaşına hizmet etmek için vardır. Çağdaş devletin temel sloganı; önce insandır!
Hak verilmez alınır. Hak vermek ise bir düzeni daha demokrat, daha çağdaş ve uygar kılar.
İnsan hakları ve demokrasiyi ihlal eden rejimlerde sürekli sorunlar yaşanmaktadır.
Nedir bu sorunlar?
İnsanların hakları verilmez, kısıtlanır. Geçmiş ve gelenekten gelen çağını geçirmiş uygulamalar devam ettirilir. İnsanların hakları belirli kesimlerin denetimi ve baskısı altına alınır. Ve insanda, dahası topluluklarda başlayan huzursuzluk, toplumsal boyutlara ulaşır. Baskılar ve bastırmalar sonucu isyanlar, kavgalar ve savaşlar o toplumu esir alır.
Hiç kimse durup dururken isyan etmez. Her isyanın bir çok nedeni olabilir. Hiç bir hakimiyetçi, esiralıcı anlayışta sahip olduğu gücünü gel al demez. Yani zor uygulayanda, zora tabi tutulduğu için isyan edende, her iki taraf da kendine göre haklıdır.
Haksız olan nedir? Haksız olan insanın yaşama hakkına kastetmektir. İnsan haklarına saygı duymamak haksızlıktır. Kendine laik gördüğünü, kardeşine laik görmemek haksızlıktır. Ben insanca yaşayacağım, sense benim kulum kölem olacaksın demek haksızlıktır.
Sosyalistleri, ilkel milliyetçilerden ayıran fark burda başlar. Bu noktadan sonra çağdaş sosyalist insan, önce insan demekle, kendini ilkel milliyetçilikten soyutlar. Çağdaş insan düşüncesinde ki bu niteliksel değişim; soygun, hile, savaş ve zulüm rejimlerinin bir bir çöküşünü beraberinde getirecektir.
Çağdaş sosyalist insan hoyrat rejimleri öyle ve böyle şekilde desteklemediği gibi, teröride desteklemez.
Çağdaş sosyalist insan ne devletlerin savaşlarını, nede eşkiyaların terörüne destek sunmaz.
Çünkü savaş ve terör bir insanlık suçudur.
Çağdaş sosyalist insanı galayana getirmek işte bu yüzden oldukça zordur.
Çünkü çağdaş sosyalist insan, kendi insanını sevdiği kadar, tüm dünya insanınıda sevebilen enternasyonalist bir devrimcidir.
Çağdaş sosyalist insan gerçek köklerine bağlı kalan, dört kapı kırk makamı özümsemiş, kendini yavuzların torunu faşist milliyetçilerden farklı gören insandır!
Şafak Altun