#1
Atatürk'ün kurduğu Türk Dil Kurumu(TDK) 1983 yılında dönemin yöneticileri tarafından elle tutulur hiçbir gerekçe gösterilmeden kapatılıp devlet dairesi durumuna getirilmiştir.
Bu durumdan rahatsız olan ve kimisi de TDK'de çalışan dil severler buradaki görevlerinden ayrılıp Dil Derneği'ni kurmaya ve kapatılan TDK'nin görevini devam ettirmeye karar vermişlerdir. Ne var ki baskıcı yönetimler Dil Derneği'nin varlığını yıllarca görmezden gelmiş ve derneği 2002 yılına kadar yasaklı dernek olarak kabul etmişlerdir. Derneğin kurucularından Aydın Köksal bir şekilde üniversitedeki görevinden uzaklaştırılmıştır.( Aydın Köksal, Türkçe'ye bilgisayar sözcüğünü kazandıran kişidir. Şu an Başkent Üniversitesi Bağlıca Yerleşkesi'nde hocalık yapmaktadır.) Refet Erim, çevre müsteşarlığı görevinden alınmıştır. Haldun Özen üniversiteden ayrılmıştır. Sevgi Özel resmi TDK'deki görevinden ayrılmıştır.( Sevgi Özel Dil derneğimizin günümüzdeki başkanıdır. Benim de üyesi olduğum dernek için yaptığı çalışmalardan dolayı hocama teşekkür ederim.) Prof. Cevat Geray'da üniversitedeki görevinden alınmıştır.
Bu koşullarda kurulan Dil Derneği'nin amacı Türk dilinin özleşmesi, gelişmesi ve Türkçenin yabancı dillerin(Arapça, Fransızca, Farsça, İng...) etkisinden kurtarmaktır. Türkçe sevdalıları Dil Derneğine sahip çıkmaktadır. Günümüzde Türkiye'nin en seçkin dilcileri, rektörleri, yazarları, şairleri ve tabi ki Türkçe sevdalısı gençler derneğin üyesidir.
Biz de Ses Bayrağımızı Gençlik Taşıyor diyerek yolumuza devam ediyoruz...
Özlem İBİŞ
#4
Sevgili Özlem Kızım,
İlgilendiğin bu konunun beni ne denli mutlu ettiğini anlatam.
Edebiyatla ilgilenmenin öteki çocuklarımıza da bir örnek olmasını tüm içtenliğimle diliyorum. Dil Derneğine üye olduğumu biliyorsun umarım.
Sevgi hanım arkadışımdır. Sık görüşürüz. Drenekte neden karşılaşmadık acaba? Başarılı olmanı diler sevgilerimi iletirim.